24-Nisan-2024 23:34:57

Cankoç Medya Kuruluşudur.

$
Geredemiz’de hayatlarını yüce dinimiz İslam’a adamış müstesna bir sülalemiz…

Geredemiz’de hayatlarını yüce dinimiz İslam’a adamış müstesna bir sülalemiz…

HACI MEHMET EMİN EFENDİ

Son dönem Osmanlı Âlimlerindendir.

Şehrimizin Çoğullu Köyü’nde doğmuştur. İlk tahsilini daha çocuk yaşlarında aynı zamanda Kadı olan babası Kemal Efendi’den almıştır. Sonra tahsilini ilerletmek maksadıyla İstanbul’a gidip, o devrin en büyük 18 Âliminden dersler alıp, dini ilmini ilerletmiştir.

Yazdığı kitapları oğlu ve eski Gerede Müftüsü rahmetli Kemalettin Üstün hoca tarafından bastırılmış olup, bu eserleri şunlardır:

1- Hediyye-ül Kabir (Iskat ve devir hakkında)

2- Cevahir’ul Fatihati’ş-Şerife (Fatiha suresi tefsiri)

3- Takvimü’s-Sünne (Kaza namazı ile ilgili)

4- İslam-İslam’ın Nurları (Namazın önemine dair)

5- Yadigar’ı Ahbab (Manzum ahlaki öğütler)

Gerede merkezinde adına bir medrese yaptırılıp, talebe yetiştirmiştir.

Ayrıca kendi adına Camii ve kütüphane inşa edilmiştir.

Kütüphane ve yenilenmiş olan Camii halen halkımızın hizmetindedir.

Mehmet Emin Efendi 1830 senesinde doğmuş ve 1910 senesinde vefat etmiştir.

KEMALETTİN ÜSTÜN

Kemalettin Üstün Hoca Efendi; Hacı Emin Efendi’nin oğlu olup 1886 senesinde doğmuştur. Geredemiz’de uzun yıllar halkımızı dini yönden irşad etmiş, aynı zamanda da şehrimizde “Müftü” olarak ta görev yapmıştır. Kemalettin Üstün Hoca Efendi 1979 yılında vefat etmiş olup, bu değerli sülalemizin aile mezarlığı şehrimizin Çoğullu Köyü’ndedir.

Hoca Efendi ile ilgili iki anımı anlatmak istiyorum sizlere:

Kemalettin Üstün Hoca Efendi, evinin bitişiğinde bulunan ve babası Hacı Emin Efendi’nin adını taşıyan Cami’de sağlığının el verdiği ölçüde 5 vakit namazını cemaatle kılmaya hep dikkat ederdi.

Bembeyaz sakalı her zaman bakımlı olurdu ve ezan vaktine yakın gelir, Cami’nin mahfiline otururdu.

Namaz bitip de Cami İmamı son duaya başlarken, Cami cemaatinin kapıya yığılmaya başladığını görür ve cemaate dönerek; “Eyy cemaat; dua’da namazın bir parçasıdır. Çalışıp da ücretini almayan insanlar gibi nereye gidiyorsunuz? Allah kabul etsin, namazınızı kıldınız, dua’yı da dinleyip ‘AMİN’ diyerek ücretinizi alıp Cami’den öyle çıkmalısınız.”derdi, rahmetli Kemalettin Hocam…

Yine değerli Kemalettin Hocamızla ilgili bir anımı daha anlatacağım;

Yıl 1953-1954

Ziya Gökalp (Şimdiki Halil Nom İlköğretim Okulu) Okulunda 5. sınıfta okumaktayım.

Ağustos ayının bir Perşembe günü akşamı Belediye’den;

“Yarın Cuma namazından bir saat sonra Sayın Cumhur Başkanımız Celal Bayar ile birlikte Ülkemizde misafir olarak bulunup İstanbul’a gidecek olan Ürdün Kralı Hüseyin şehrimizin dışındaki yoldan geçeceklerdir. Ürdün Kralı Sayın Hüseyin Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)’in 28. kuşaktan torunudur. Halkımızın kendilerini karşılamaları için yol boyunca toplanmaları rica olunur.”şeklinde bir ilan verildi.

Ertesi gün Cuma namazından sonra Gerede halkı, Kaymakam ve Belediye Başkanı ile diğer mülki amirler, başlarında müdür ve öğretmenleri olmak üzere okul talebeleri ile birlikte Geredemiz’in büyük alimlerinden Kemalettin Üstün Hoca Efendi olmak üzere yol üzerinde dizinilmişti. Biraz sonra resmi konvoy geldi. Makam aracından inen Cumhur Başkanı rahmetli Celal Bayar ve rahmetli Ürdün Kralı Hüseyin, Kaymakam, Belediye Başkanı ve Kemalettin Üstün Hoca Efendi ile tokalaştılar ve bir masanın üzerine önceden hazırlanmış olan ayran misafirlere ikram edildi.

Kral Hüseyin’in o seneki ziyareti Türkiye’mizde tedavi görmekte olan babası Abdullah’ı ziyaret içindi. Ürdün Kralı’nın babası Abdullah İstanbul-Ortaköy Şifa Yurdunda psikolojik tedavi görüyordu.

EMEKLİ GEREDE VAİZİ MUSTAFA ÖZÇELİK

Not: Aşağıdaki bilgiler Mustafa Özçelik’in hayat hikayesi olarak yazıp bana verdiği nottan alınmıştır.

Sülalemizin tamamı Çoğullu Köyü’ndendir. Ama ben babam Abdullah Özçelik’in öğretmen olması dolayısıyla Yeşilvadi (eski adı Guruyin-Kurin) köyünde öğretmen iken 05.12.1955’te doğmuşum. Bir müddet sonra babamın tayini kendi köyü olan Çoğullu’ya çıkınca, köyümüze gelmişiz. İlk okulun birkaç yılını annemin babası olan eğitmen Ahmet Efendi’den okumuşum, sonra babamın tayini Gerede merkezine Ziya Gökalp İlkokulu (Şimdiki adı Halil Nom) çıkınca bir sene burada okuyup son iki ilkokul yılını babamın Esentepe İlkokulu’na çıkmasıyla orada ilkokulu tamamladım.

Sonra (şimdiki Ticaret Lisesi’nin olduğu yer) Ortaokulu okudum. O sene ilk defa lise açıldı ve biz liseye başladık. 1971-1972’de son sınıfı bitirdik. Gerede Lisesi’nin ilk mezunlarıyız. Ben Fen kolu mezunuyum. Daha sonra Ankara Hacettepe Üniversitesi Fizik Mühendisliği bölümünü kazanıp okula başladım. Anarşi dolayısıyla 3. sınıftan terk edip, yeniden Üniversite imtihanına girip Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni kazanıp bu okulu 1980 Haziran’ında bitirdim. O sene Yozgat-Yerköy’de merkez ortaokulunda Ekim 1980’de din dersi öğretmenliğine başladım. Öbür sene istifa ettim. Diyanette Müftü-Vaizlik imtihanına girip kazanarak, 6 aylık bir aradan sonra yeniden görev aldım. Ama bu sefer Vaizlik görevi ile Ankara-Nallıhan ilçesinde 3 sene Vaizlikten sonra yeniden öğretmenlik için Milli Eğitim Bakanlığına başvurup 1985’te nakil yoluyla Kütahya-Simav ilçesi Pazarlar nahiyesi ortaokulunda tekrar din dersi öğretmenliğine başladım. (sonra orası ilçe oldu)

4,5 seneye yakın görevden sonra yeniden Vaizliğe başvurup kendi memleketimiz Gerede’ye 1989 senesinde naklen tayinimi yaptırdım. O seneden 2011 Şubatı’nın 17’sine kadar 22 sene civarında, ilçemizde Vaiz olarak görev yaptım. Müftülük belgelerine göre Cumhuriyet tarihinde 22 sene ile, yan veya fahri görev olmayıp ilk ve asil görevi Vaiz olarak en çok ben Vaizlik yapmışım. 2. olarak rahmetli Koca Müftü Hazretleri Müftülükten sonra 20 sene Vaizlik yapmış, neyse.

Şimdilik 2 seneden beri İstanbul’da çocuklarım orada dayıları Emin Üstün’ün şirketinde çalıştıklarından dolayı başlarında olalım diye, İstanbul’da ailecek kalıyoruz. Büyük oğlum Abdullah Orta Doğu Teknik Üniversitesi Elektrik ve Elektronik Mühendisliği mezunu olup Belçika’da çalışıyor. Bu oğlumuz ve gelinimizden 1,5 yaşında bir torunum var. Diğer iki çocuğum Emrah ve Ahmet Üniversite’yi terk edip dayılarının yanında işe girdiler. Allah nasip eder de onları da everebilirsek Gerede’ye dönmek istiyoruz.

4 küçük kitabım çıktı.

1- Bir başka açıdan gericilik ve yobazlık

2- Tarihte ve günümüzde bağnazlık ve yobazlık

3- Bir başka açıdan ırkçılık

4- Kur-an ve sünnette Yahudilik ve münafıklık

Kemalettin Üstün Hoca Efendi, Ülkemizin tanınmış ve başarılı iş adamlarından halen İstanbul’da ikamet eden Emin Şirketler Grubu (Emin Otomotiv-Eminevim) Grubu’nun sahibi Emin Üstün Beyefendi’nin Dedesidir.

Şehrimizin bu seçkin ailesinin ölmüşlerine Yüce Allah’tan rahmet dilerim. Mekanları Cennet olsun. Hayatta olanlara da sağlık ve mutluluklar temenni ederim.

Cevap bırakın