29-Mart-2024 01:26:07

Cankoç Medya Kuruluşudur.

$
Peygamber Âşıkları

Peygamber Âşıkları

Peygamberimize yazılan yüzlerce şiir, kaside vardır. Bu şiirleri, kasideleri ancak Peygamber âşıkları yazabilir. Bir Sudanlı’nın Peygamberimize olan aşkını anlatan ve Mehmet Akif Ersoy tarafından yazılan Necid Çöllerinde şiirini öncelikle sizlerle paylaşmak istiyorum.

Yâ Nebî, şu hâlime bak!

Nasıl ki bağrı yanar, gün kızınca, sahranın;

Benim de ruhumu yaktıkça yaktı hicranın!

Harîm-i pâkine can atmak istedim durdum;

Gerildi karşıma yıllarca ailem, yurdum.

“Tahammül et!” dediler… Hangi bir zamana kadar?

Ne bitmez olsa tahammül, onun da bir sonu var!

Gözümde tüttü bu andıkça yandığım toprak;

Önümde durmadı artık, ne hânümân, ne ocak…

Yıkıldı hepsi… Ben aştım diyâr-ı Sûdân’ı,

Üç ay “Tihâme!” deyip çiğnedim beyabanı.

Kemiklerim bile yanmıştı belki sahrada;

Yetişmeseydin eğer, yâ Muhammed, imdada:

Eserdi kumda yüzerken serin serin nefesin;

Akar sular gibi çağlardı her tarafta sesin!

İrâdem olduğu gündür senin irâdene ram,

Bir ân için bana yollarda durmak oldu haram.

Bütün heyâkil-i hilkatle hasbıhâl ettim;

Leyâle derdimi döktüm, cibâli söylettim!

Yanıp tutuşmadan aylarca yummadım gözümü…

Nücûma sor ki bu kirpikler uyku görmüş mü?

Azâb-ı hecrine katlandım elli üç senedir…

Sonunda alnıma çarpan bu zâlim örtü nedir?

Beş altı sineyi hicran içinde inleterek,

Çıkan yüreklere hüsran mı, merhamet mi gerek?

Demir nikaabını kaldır mezâr-ı pâkinden;

Bu hasta ruhumu artık ayırma hâkinden!

Nedir o meş’ale? Nurun mu? Yâ Resûlallâh!…

Peygamberimizi öven yüzlerce şiir ve kaside var dedik ya bunların en meşhurlarından birisi olan Kaside-i Bürde’den bahsetmeden geçmek olmaz. Kaside-i Bürde; 1200 lü yıllarda yaşayan büyük bir şair ve edib olan Muhammed İbn Said el-Busirî Hazretleri tarafından yazılmıştır. Kendisi birçok övgü dolu şiirler yazmıştır. Ancak en uzunu ve en güzeli Kurtuluş Kasidesi olarak bilinen Kaside-i Bürdedir. Felç geçirdiği bir zamanda Allah’a dua ederek Peygamber hatırına şifa dilemiş. Bir gece rüyasında Hz. Muhammed (S.A.V) görür. Bu yazdığı kasideyi rüyasında Peygamberimizin isteği üzerine okur. Peygamberimiz çok memnun kalır ve mübarek elleriyle felçli yerlerini sıvazlar, hırkasını da Busiri’ye giydirir. Busiri uyandığında şaşkınlık içersinde bakar ki felçli halinden eser kalmamıştır. Bu eseri okumak ve faydalarını araştırmak isterseniz internetten bakabilirsiniz.

Değerli Okuyucularım sözü daha fazla uzatmadan; Kutlu Doğumunu çeşitli etkinliklerle kutladığımız Peygamber Efendimize layık bir ümmet olmak için O’nun hayatını öğrenmek ve öğretmek gerekiyor. Sünnetlerine uymak gerekiyor. O’nu bir haftaya sıkıştırmadan günlük yaşantımızda ve olağan hallerimizde de Peygamber Efendimizin hal ve tavırlarını takınmamız gerekiyor. Bizler O’na layık bir ümmet olduğumuzda Allah (C.C) bize layık olduğumuzu fazlasıyla verecektir.

Cevap bırakın